23 Ekim 2020 Cuma

Diabolik 09 / Ölüm Darbesi

Pandeminin bilmem kaçıncı gününe girdiği şu saatlerde can sıkıntılarımızı gizlemek adına ne yapacağımızı bilemez durumdayız. Dolar ve Euro’nun durumu tam tabiriyle “kaptırdı gidiyor”luk.Eh yapacak bir şey yoksa ya da kalmadı gibi görünüyorsa kafayı toplamak adına yapılabilecek en iyi şey kendini ve bilincini farklı bir yöne doğru yöneltmek ve perspektifini, bakış açını değiştirmek. Bunun en iyi yollarından biri de hiç şüphesiz çizgi romanlar. Diğerlerini saymaya gerek yok ama yeni eklenen bir maddeyi özellikle belirtelim.. Netflix. Lafını etmişken, eğer izlemediyseniz Netflix’de çok fazla çizgi roman uyarlaması film ve dizi bulunuyor. Marvel’dan Luke Cage, Jessica Jones, Iron Fist, Daredevil, Punisher, Defenders ve DC’den Arrow, Lucifer gibi karakterlere ait diziler gerçekten ilgiyle izlettiren iyi işlerden. Grafik roman uyarlaması filmler de üstüne cabası. Neyse çok fazla Netflix reklamına girmeyelim de önümüze bakalım.

Ölüm Darbesi

Kahramanımız ya da anti-kahramanımız Diabolik yine iş peşinde. Ama bu kez baltayı sağlam taşa vuruyor. Çünkü girmeye çalıştığı villanın daha bahçe demirlerini bile geçemiyor. Tabi bu başlangıçta başına gelen bir olay ama ileride de ciddi problemler yaşayacağının göstergesi.

Villanın sahibi Massimo Darsen’in, servet değerindeki aile mücevherlerini karısına hediye ettiğini duyan Diabolik her zamanki gibi mücevherları çalmak için harekete geçiyor ama bu konuda biraz zorlanacak gibi görünüyor.

Klasik dinlemeler ve kılık değiştirmelerle akan hikayede kahramanımız pek çok kez tongaya düşüyor ve aradığı, istediği mücevherlere bir türlü ulaşamıyor. Bu konuda Massimo Darsen’in takıntılı derecede güvenlik manyağı olmasının da payı büyük. Yine de bakalım Diabolik bütün engelleri ve çıkan ekstra sorunlarla birlikte ana sorunu çözebilecek mi? Bu sorunun cevabını hepimiz tahmin ediyoruz aslında.

Eskiden bir uzak doğulu bilgenin dediği gibi; “başladığın yer ve bitirdiğin yer önemli değil, önemli olan o sırada kat ettiğin mesafe…”

Sonbaharı neredeyse es geçerek direkt olarak kışa girecekmişiz izlenimi yaratan dengesiz havanın bize kattığı anlamsız depresif hali bir kenara bırakmanın kolay olmasa da yapılabilir olduğu ortada. Konu üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Hem kendi hem de okur adına hemen her gün yayınladığımız çizgi romanlarla yaraya merhem olmasak da ağrıyı dindirebiliriz diye düşünüyoruz. Neyse…

Boş durmayın, okuyun!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder